Ana Sayfa Blog Sayfa 74

Çanakkale’den ünlü yönetmen Christopher Nolan’a davet

0

Çanakkale’deki Troya Müzesi yetkilileri, çekimlerine başlanan ve Troya Savaşı’ndan sonra İthaka Kralı Odysseus’un tehlikeli yolculuğunun konu edildiği “The Odyssey” adlı filminin yönetmeni Nolan’ı kente misafir etmek istiyor.

Çanakkale'den ünlü yönetmen  Christopher Nolan'a davet

Avrupa’dan ödüllü Troya Müzesi yetkililerince, Oscar ödüllü İngiliz yönetmen Christopher Nolan’a, yönettiği ve yıldız oyuncuların yer aldığı Troya Savaşı’ndan sonra mitolojik İthaka Kralı Odysseus’un zorlu yolculuğunun konu edildiği yeni filmi “The Odyssey” için Çanakkale ve Troya Antik Kenti’ne ziyaret davetinde bulunuldu.

Nolan tarafından yazılan, yönetilen ve yapımcılığı üstlenilen, Troya Savaşı’ndan sonra Homeros destanında adı geçen İthaka Kralı Odysseus’un tehlikeli yolculuğunun konu edildiği Matt Damon, Tom Holland ve Anne Hathaway gibi ünlü oyuncuların rol alacağı 17 Temmuz 2026’da ABD’de gösterime girmesi beklenen “The Odyssey” filminin afişi sosyal medyada paylaşımının ardından Avrupa’dan ödüllü Troya Müzesi’nden ünlü yönetmene Çanakkale ve Troya daveti geldi.

“HER YOL TROYA’DAN BAŞLAR”

“Her yol Troya’dan başlar” başlığıyla Nolan’a müzenin resmi sosyal medya hesabından yapılan davette şöyle denildi:

“Sevgili Christopher Nolan, yönetmenliğini yaptığınız Odyssey’nin Temmuz 2026’da vizyona gireceğini öğrenmekten mutluluk duyduk. Odysseus’un İthaka yolculuğu macera dolu. Ancak şüphe yok ki bu yolculuğa Troya’dan başladı ve yolculuktan önce Troya’da geçirdiği 10 yıl ona çok şey öğretti. Bugün Troya Müzesi olarak, acı anılarımızın izlerini taşıyan bir hediye olan, kurnaz Odysseus’un bize bıraktığı tahta at armağanı da dahil olmak üzere tüm Homeros mirasını korumaya ve kalıcılaştırmaya çalışıyoruz. Sevgili Nolan, bu filmden önce Troya Müzesi’ni ve Troya Antik Kenti’ni ziyaret etmemek şüphesiz büyük bir eksiklik olacaktır. Hikayenin kaynağı olan bu coğrafya, bugüne kadar birçok sanatçı için olduğu gibi, şüphesiz sizin için de büyük bir ilham kaynağı olacaktır. Unutma, her yol Troya’dan başlar. En kısa zamanda Troya’da buluşmak ümidiyle.”

İngiliz yönetmene seslenilen paylaşımda, şunlar kaydedildi:

“Sevgili Nolan, seni Türkiye’de görmek istediğimiz yer burası Troya. Efsanenin doğduğu topraklardayız. İşte şu gördüğün at, kurnaz Odysseus’un fikri. Troya’yı ancak bu hileyle ele geçirmişlerdi. Her yıl yüzbinlerce kişi bu atı görmeye geliyor. Ona dokunmak istiyor. Kentin yasını tutmak istiyor. Merdivenlerden tırmanıp bir süre atın içinde oturuyorlar. Sevgili Nolan, buraya gelmeli ve bir gece o atın içinde oturmalısın. Odysseus’un ne hissettiğini anlamalısın. Bu atın koca bir kentin kaderini nasıl etkilediğini ancak böyle anlarsın. Burası Troya. Burası Çanakkale. Burada efsane hala devam ediyor.”

Troya Müzesi Müdürü Rıdvan Gölcük, AA muhabirine, Nolan’ın yeni filmi olan “The Odyssey” için yaptığı duyuruya çok sevindiklerini söyledi.

Homeros’un destanının çok canlı ve evrensel olduğu kadar doğurgan bir hikaye olduğunu belirten Gölcük, “Bugüne kadar aslında Troya konusunda yapılmış onlarca film var. Homeros metni evet bir mit, bir destan fakat dünyada bugün popüler kültürü hala çok fazla etkilemeye devam ediyor. Christopher Nolan’ın duyurduğu filmi de tahmin ediyoruz ki oldukça etkili olacak. Oldukça yüksek sayıda izleyiciye erişecek.” diye konuştu.

“Böylesi yapımlar turizmi etkiliyor”
Gölcük, Nolan’a destanın yaşandığı Troya Antik Kenti’ni ve müzeyi ziyaret etmesi için çağrı yaptıklarını anlattı.

Film çekiminin yapılacağı mekanların aylar öncesinden belli olduğunu aktaran Gölcük, şunları kaydetti:

“Bu Çanakkale olmayabilir fakat sonucu değiştirmez. Nolan’ı Türkiye’ye davet edip burada, antik kenti ve müzeyi görmesini istedik. The Odyssey, 2026 yılının en çok ses getiren filmi olacak. Belki Oscar ödülleri alacak. Böylesine büyük ve popüler yapımlar seyahat endüstrisini ve turizmi çok fazla etkiliyor. Biliyoruz ki 2026 ve 2027 yıllarını iyi planlarsak bunun turizmde müthiş büyük etkisini görebiliriz. Christopher Nolan’a bu anlamda bir çağrıda bulunduk.”

Gölcük, Çanakkale Valisi Ömer Toraman’ın desteğiyle Tanıtma Genel Müdürlüğü ve Turizm Geliştirme Ajansı ile Nolan’ın ziyareti konusunda iletişime geçildiğini belirtti. Rıdvan Gölcük, 1 Temmuz 2026’da Troya Müzesi 111. Yıl Sergi Salonu’nda “Odysseus” sergisi açacaklarını sözlerine ekledi.

Fenerbahçe, Samsunspor’la berabere kaldı, zirve yarışında yara aldı

0

Trendyol Süper Lig’in 28. haftasında Fenerbahçe, Reeder Samsunspor ile 0-0 berabere kaldı. Rangers’a elenip Avrupa defterini kapayan sarı-lacivertliler, ligde lider Galatasaray’ın 9 puan gerisinde kaldı.

Fenerbahçe zirvenin 9 puan gerisine düştü

Trendyol Süper Lig’in 28. haftasında Fenerbahçe, Reeder Samsunspor’u konuk etti.

Sarı-lacivertliler, maçı 10 kişi tamamlayan rakibi ile 0-0 berabere kaldı.

İLK YARI TEMPOSUZ GEÇTİ

7. dakikada Oğuz Aydın’ın ceza sahası dışından kaleye gönderdiği sert şutunda Okan Koçuk topu uzaklaştırmayı başardı.

32. dakikada Talisca’nın ceza sahası dışından kaleye gönderdiği şutunda kalenin solundan auta giden topa Okan Koçuk hakim oldu.

51. dakikada Sağ kanattan kazanılan korneri kullanan Dusan Tadic’in ceza alanına gönderdiği ortasına yükselen Edin Dzeko’nun kafa vuruşunda Okan Koçuk topa hakim olmayı başardı.

53. dakikada Soner Aydoğdu’nun pasıyla ceza alanında topla buluşan Marius Mouandilmadji’nin sol çaprazdan yaptığı vuruşta top kalenin yanından az farkla auta çıktı.

ÖNCE DİREK SONRA KIRMIZI

73. dakikada Fenerbahçe gole yaklaştı. Oğuz Aydın’ın sol kanattan ceza alanına gönderdiği ortasına yükselen Sebastian Szymanski’nin arka direkten gelişine yaptığı kafa vuruşunda top direğe çarparak auta çıktı.

75. dakikada konuk ekip 10 kişi kaldı. Sarı kartı olan Marius Mouandilmadji, maçın hakemini kolundan çekince ikinci sarıdan kırmızı kart gördü.

90+2. dakikada altıpas içinde topu önünde bulan Edin Dzeko, ağlar yerine topu dışarı yolladı.

ZİRVE İLE FARK AÇILDI

Müsabakada gol sesi çıkmayınca Rangers’a elenip Avrupa defterini kapayan ve haftaya 2 maç eksiğiyle Galatasaray’ın 10 puan gerisinde başlayan Fenerbahçe, zirve yolunda yara alarak farkı kapatma fırsatını kaçırdı.

Bu sonucun ardından zirvede fark 9 puan oldu.

Donatella Versace İtalyan lüks tüketim devindeki görevini bırakıyor

İtalyan lüks tüketim devi Versace’nin başında bulunan Versace, markanın yönetimini Miu Miu’dan Dario Vitale’ye devrediyor.

Ünlü İtalyan moda devi Versace’nin sahibi Donatella Versace yaptığı açıklamada, yaklaşık 30 yıldır liderliğini yaptığı lüks moda markasının tasarım yönetimini Miu Miu markasından Dario Vitale’nin devralacağını söyledi. Bu değişiklik, Miu Miu’nun da sahibi olan İtalyan moda devi Prada’nın, Versace’yi satın almak için görüşmelerde bulunduğuna dair haberlerin ardından geldi.

AFP’ye göre bu gelişme, jet sosyete mensuplarına yönelik gösterişli, tenini ortaya çıkaran görünümleriyle ünlü bir marka olan Versace’nin yönetimi üzerindeki aile kontrolüne son veriyor.

Moda dünyasının ünlü ismi Versace İtalyan lüks tüketim devindeki görevini bırakıyor

Şirket 1978 yılında Gianni Versace tarafından kurulmuş, Gianni Versace’nin 1997’de hayatını kaybetmesi üzerine markanın başına kardeşi Donatella Versace geçmişti.

“Kardeşim Gianni’nin mirasını sürdürmek hayatımın en büyük onuruydu. O gerçek bir dahiydi, ancak onun ruhundan ve azminden birazına sahip olmayı umuyorum,” diyen Versace, markanın en tutkulu destekçisi olmaya devam edeceğini de sözlerine ekledi. Donatella Versace’nin marka elçisi olarak görevini sürdüreceği açıklandı.

Jimmy Choo ve Michael Kors’un da sahibi olan moda grubu Capri Holdings, 2018’den bu yana Versace’nin sahibiydi.

Bloomberg, Capri’nin marka için yaklaşık 1,5 milyar euro (1,6 milyar dolar) talep ettiğini bu ayın başlarında bildirmişti.

Tiger Woods ile Vanessa Trump aşk yaşamaya başladı

2008’de saniyede 148 dolar kazanan, 110 milyon dolarlık servetiyle ‘dünyanın en çok kazanan sporcusu’ ünvanını alan, sonraki yıllarda gelirini daha da artırarak üst üste bu ünvanı koruyan golfçü Tiger Woods, Donald Trump Jr.’ın eski eşiyle aşk yaşamaya başladı.

Her ikisi de ABD’nin Florida eyaletinde yaşayan 49 yaşındaki Tiger Woods ile 47 yaşındaki Vanessa Trump’ın Şükran Günü’nden beri birlikte oldukları öğrenildi. Güney Florida bölgesi Palm Beach’te birbirlerine 20 dakika mesafedeki evlerde yaşayan ikili, geçen ay bir golf turnuvasında birlikte görüldü.

Donald Trump’ın eski gelini Vanessa Trump’ın, Donald Trump Jr. ile evliliğinden olan 17 yaşındaki kızı Kai ile Woods’un 16 yaşındaki oğlu Charlie ve 17 yaşındaki oğlu Sam, yıllık 38 bin 595 dolarlık Benjamin Okulu’na gidiyor.

2018’deki boşanmalarına kadar 12 yıl evli kalan Vanessa Trump ile Donald Trump Jr. çiftinin beş çocuğu var. Donald Trump’ın seçim kampanyası boyunca yanında görülen torunu Kai, Vanessa ve Donald Trump Jr. ikilisinin çocuklarından en büyüğü.

Daily Mail’in Tiger Woods ile Vanessa Trump ikilisine yakın kaynaklara dayandırdığı haberine göre; Vanessa ve Donald Jr.’ın beş çocuğu da dahil olmak üzere Trump ailesinin diğer üyeleri, onların birlikteliğinden haberdar. Çift birlikte yaşamıyor, ancak haftada birkaç gün görüşüyor.

Vanessa Trump, 15 Mart 2018’de Donald Trump Jr.’a anlaşmalı boşanma davası açtı. Vanessa’nın resmen boşanmasından bu yana adı biriyle anılmadı. Donald Jr. ise babasının yakın danışmanı olarak kaldı.

Vanessa Trump’ın kızı Kai Trump ile Tiger Woods’un oğlu Charlie Woods, profesyonel olmayı hedefleyen birer golfçü. Bu da iki ailenin çocuklarının birbirine yakınlaşmasını kolaylaştırdı.

Donald Trump ve golf tutkunu torunu Kai

Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump, geçen ay Woods ile golf oynamak için buluştu. Golf efsanesi Woods, 20 Şubat’ta Beyaz Saray’da Ulusal Siyahi Tarihi Ayı dolayısıyla düzenlenen bir resepsiyonda Donald Trump tarafından madalyayla onurlandırıldı.

Trump, Tiger Woods’a Beyaz Saray’da madalya taktı

@medyanumber1

Haber | Tiger Woods, Vanessa Trump İle Aşk Yaşıyor #tigerwoods #vanessatrump #love #golfer #donaldtrumpjr #donaldtrump #instagram #magazine #tmz

♬ Number1 FM-TV – orijinal ses – Number1 FM-TV

Borç batağında olduğu konuşulan Wanda Nara’dan olay hamle

Lucas Torreira ile Duygu German aşk mı yaşıyor?

Hem annelik hem şarkıcılık yapıyor. Atiye bebeğiyle stüdyoya girdi

Melike Şahin şehir hayatından kaçtı

Güçlü sesiyle milyonların kalbini fetheden Melike Şahin, şehir hayatından uzaklaşarak doğayla iç içe bir yaşam kurdu!

Habere göre İzmir’de bir çiftlik satın alan Şahin, eşi Sedat Arpalık ve köpeğiyle birlikte her fırsatta şehrin stresinden uzaklaşarak soluğu İzmir’de alıyor.

Şehir hayatından kaçtıAncak ünlü sanatçı İstanbul’u tamamen terk etmiş değil. Bu sezon ‘O Ses Türkiye’nin yeni jürisi olan Melike Şahin, program çekimleri, konserler ve projeler için geldiğinde İstanbul’daki evinde kalmaya devam ediyor.

Şehir hayatından kaçtıZeynep Bastık, Hayko Cepkin, Aslıhan Gürbüz, İclal Aydın derken, sanat dünyasında doğaya kaçış modası hızla yayılmaya devam ediyor… Artık Melike Şahin de sakin bir yaşamın tadını çıkaran ünlüler arasına katıldı. Çiftlik hayatının ona yeni şarkılar için ilham kaynağı olacağı kesin!

Boşanma iddiasıyla gündemde olan Ebru Gündeş’ten manidar paylaşım

Trump’ın ekibine dahil etmek istediği Seval Öz kimdir?

0

Trendyol, Riyad Kingdom Centre’da ilk Türk markası oldu

0

Şirket, başlattığı kampanya ile Türk üreticilerinin ürünlerini Körfez’deki 4 milyon müşteriye ulaştırmayı hedefliyor.

Trendyol, Riyad Kingdom Centre’da ilk Türk markası oldu

Türkiye’nin lider e-ticaret platformlarından Trendyol, Körfez Bölgesi’ndeki varlığını güçlendirmek için yeni bir Ramazan kampanyası başlattı. Kampanya kapsamında Riyad’ın simge yapılarından Kingdom Centre’a özel bir giydirme yapan Trendyol, ayrıca Dubai ve Riyad’da çeşitli etkinlikler düzenledi.

Türk Üreticileri İçin Yeni Pazar Fırsatları

Trendyol, Ramazan ayının alışveriş açısından en yoğun dönemlerden biri olması sebebiyle, Türk üretici ve satıcıların Körfez pazarında daha geniş kitlelere ulaşmasını amaçlıyor. Şirket, kampanyalar ve pazarlama yatırımlarıyla Türkiye’den bölgeye yapılan e-ihracatı artırmayı planlıyor.

Körfez Bölgesi’nde 60 bin satıcıyla faaliyet gösteren Trendyol, 15 milyondan fazla ürün çeşidini müşterilerle buluşturuyor. Şirket, Ramazan boyunca da pazarlama faaliyetlerine ve etkinliklerine devam edecek.

Büyüme Hedefleri Büyük

Trendyol, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Kuveyt, Umman ve Bahreyn’de pazaryeri modeliyle faaliyetlerini sürdürüyor. 2028 yılına kadar bölgedeki ihracat hacmini 6 milyar dolara çıkarmayı, 220 milyon adet ürün satışı gerçekleştirmeyi ve 8 milyon aktif müşteriye ulaşmayı hedefliyor.

Geçtiğimiz yılki Kasım kampanyaları döneminde Körfez’de en çok indirilen uygulamalar arasında yer alan Trendyol, bölgedeki satıcıları lojistik ve pazarlama yatırımlarıyla desteklemeye devam ediyor. Riyad ve Dubai’de ofisleri ve depoları bulunan Trendyol, bu yatırımlarıyla Türk üreticilerinin global pazarlarda daha güçlü olmasını sağlamayı amaçlıyor.

Aylardır tedavi gören Kadir İnanır’ın son hali ortaya çıktı

0

Geçtiğimiz yıl beynine pıhtı atması nedeniyle operasyon geçiren 75 yaşındaki usta oyuncu Kadir İnanır’ın son hali ortaya çıktı.

Türk sinemasının usta aktörü Kadir İnanır, mart ayından beri sağlık sorunlarıyla mücadele ediyor. Uzun süre hastanede tedavi gördükten sonra taburcu olan Kadir İnanır’ın son hali gündem oldu.

Kadir İnanır 24 Mart’ta evinde beyin damarına pıhtı atması sonucu acil olarak Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılmıştı.

4 AY YOĞUN BAKIMDA YATTI
4 ay yoğun bakımda tedavi gören usta oyuncu durumunun iyiye gitmesiyle normal odaya alınmış sonra da taburcu edilmişti.

Bir süre evinde dinlenen sanatçı temmuz ayında akciğerinde oluşan enfeksiyon nedeniyle Koç Üniversitesi Hastanesi’nde tedavi altına alınmıştı. Doktorlarından onay alan Kadir İnanır taburcu edilerek evine gönderilmişti.

JÜLİDE KURAL’DAN AÇIKLAMA
Hürriyet’ten İsmail Bayrak’ın haberine göre, hayat arkadaşı Jülide Kural da İnanır’ın sağlık durumu hakkında şunları söyledi: İnanır’ın son durumu hakkında konuşan Kural şu ifadeleri kullandı: “Tedavisi sürüyor. Duruma göre 5-6 gün kalıyoruz, sonra eve çıkıyoruz, bir süre sonra tekrar gidiyoruz. Kadir her gün daha iyiye gidiyor.”

“HEMEN İYİLEŞİP ÇALIŞMAYA BAŞLAMAK İSTİYOR”
“Hatta geçen şakalaştık, ‘Sen gençleşmeye başladın, saçların bile siyah çıkıyor, ben yaşlandım’ dedim. Sosyal aktiviteler yapıyoruz, dostlarla buluşuyor, dışarı yemeğe çıkıyoruz. O tez canlı, ‘Hemen iyileşip çalışmaya başlayayım’ diyor. Sinema Kadir’in vazgeçilmezi, inşallah o günleri de göreceğiz.”

Hayranlarının sağlık durumunu yakından takip ettiği usta ismin son hali sosyal medyada büyük ilgi gördü.

İnanır’ı ziyaret eden SOL Parti MYK Üyesi Alper Taş, ziyaret anından bir kareyi paylaştı. Yayınlanan karede Kadir İnanır’ın hayat arkadaşı oyuncu Jülide Kural’ın da yer aldığı görüldü.

SON HALİ
X hesabından Kadir İnanır ile bir fotoğrafını paylaşan Taş, şu ifadeleri kullandı: “Sevgili Kadir İnanır abimizi tedavi gördüğü hastanede ziyaret ettik. Sevgili Jülide Kural’ın sevgi dolu eşliği ve dayanışması ile her gün daha iyiye gidiyor. Her zamanki yakışıklılığı ve güzel gülüşü ile bizi karşıladı. Dostlara selam ve sevgilerini iletiyor.”

Milliyet Gazetesi, Türkiye Gazetecilik Başarı Ödülleri’nde 3 ödül kazandı

0

Milliyet Gazetesi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından düzenlenen 2025 Türkiye Gazetecilik Başarı Ödülleri’nde 3 ödül kazandı.

Çiğdem Yılmaz, 12 Eylül 2024 tarihinde yayımlanan “Biz Öldürseydik Kimin Ruhu Duyacaktı?” başlıklı röportajıyla Röportaj dalında ödüle layık görüldü.

İbrahim Ersoy Diyar, 20 Temmuz 2024’te yayımlanan “Birinci Sayfa” düzeniyle Birinci Sayfa Düzeni dalında ödül alırken, Ayberk Gökbak da 31 Aralık 2024 tarihinde yayımlanan iç sayfa düzeniyle İç Sayfa Düzeni Ödülü’nü kazandı.

Aleyna Tilki’ye şantaj davası. Atılan mesaj ortaya çıktı

0

Ünlü şarkıcı Aleyna Tilki’nin kimlik ve özel bilgilerini ele geçirip üçüncü şahıslara yayacağını söyleyerek şantaj yaptığı iddiasıyla yargılanan sanığın davasında yeni bir gelişme yaşandı. Tilki ailesinin asistanı, sanığın gönderdiği mesajlarda Aleyna Tilki’nin 16-17 yaşlarına ait görüntüleri ve kişisel bilgilerinin yer aldığını belirtti.

Şarkıcı Aleyna Tilki’nin kişisel bilgilerini ele geçiren İbrahim Y.,’nin “kişisel verileri, hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak” suçundan 4 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davada Tilki ailesinin asistanı ifade verdi.

SOSYAL MEDYADA AİLEYE ULAŞTI

Sabah’tan Arzu Kaya’nın haberine göre, İddiaya göre Aleyna Tilki’nin kimlik bilgileri, yalnızca adli makamlarca ulaşılabilen kişisel verileri, ev adresi, TC kimlik bilgisi, nüfus kaydı gibi birçok kişisel bilgisini ele geçiren İbrahim Y., sosyal medya üzerinden ünlü şarkıcının babası ve asistanına ulaştı.

Bilgileri 3. kişilere yayacağını söyleyerek şantaj yaptı. Sonrasında da yine sosyal medya üzerindeki farklı hesaplardan yaydı.

SUÇLAMALARI REDDETTİ: “AMACIM YARDIMCI OLMAKTI”

Duruşmada hakkındaki suçlamaları reddeden sanık, şunları söyledi: “Aleyna Tilki’nin kişisel bilgilerinin çalındığını öğrendim. Öğrendikten sonra yardımcı olmak amacıyla ilk önce kendisine mesaj attım. Bilgilerinin çalındığını söyledim. Daha sonra babasına ve asistanına mesaj attım. Amacım yardımcı olmaktı.”

AİLENİN ASİSTANI İFADE VERDİ

Mahkemede tanık olarak dinlenilen Asena Altınkanat Bayram, Aleyna Tilki’nin babasının tüm aile işleriyle ilgilenen asistanı olduğunu belirterek şunları söyledi: “Şirket maillerine baktığımda kişisel bilgileriniz, kimlik numaralarınız elimde ve yayılacak, bana ulaşın şeklinde mesaj geldi. Bu ve benzeri mesajlar gördüğümüzde silip engelliyoruz.”

“ALEYNA’NIN 16-17 YAŞINDAKİ GÖRÜNTÜLERİ VARDI”

“Attığı mesajlarda kişisel verilere ilişkin bir bilgi de yoktu. ‘Bana ulaşın’ deniyordu. Ancak Instagram’dan da aynı mesajı attığında Aleyna Tilki’nin 16-17 yaşlarına ait fotoğrafı ve kişisel bilgileri de bulunmaktaydı.”

Mahkeme dosyayı Cumhuriyet Savcısına göndererek esas hakkındaki mütalaasını hazırlamasını istedi. Davada karar çıkması bekleniyor.

Milliyet’in 75.Yılı

0

”Biz yarını göremiyoruz, siz 100. Yıl hayali kuramıyorsunuz” diyenler mutlaka çıkacaktır. Onlara tavsiyemiz, ne istiyorlarsa onun hayalini kurmaları, gerisi kendiliğinden geliyor, gelmese de o konuda verdiğiniz mücadele, hiçbir şey yapmamaktan daha iyidir! En azından vicdanınız rahat oluyor.

Japonlar için en büyük onur kaynaklarından biri de başladığı işten emekli olmak. İş değiştirme, hem çalışana hem de işverene kuşkuyla bakmaya neden oluyormuş! “İşveren çalışanına sahip çıkmadığı ki kaçıyor, giden de kendisine sunulanları hak etmedi ki gidiyor” diye düşünülürmüş…”

Geriye dönüp baktığımda ya da önceki gün gazetemizin 75. Yıl hazırlıklarına yönelik toplantıda konuşulanları ve Milliyet’te geçen 42 yıllık çalışma hayatımı bir film şeridi gibi gibi gözümün önünden geçirdiğimde Japonlar aklıma geldi. 50, 60 yıldır aynı şirkette çalışanlarla tanıştım, sanki ilk gün heyecanı içerisindelerdi. Bizimki de öyle…

Birkaç yıl önce kaybettiğimiz Sami (Kohen) Abiyle bir araya geldiğimizde kendimizi hep çömez gibi hissederdik, çünkü kurulduğu ilk günden son anına kadar hep Milliyet’teydi… Cumhuriyet’in 75. yılı, 100. Yıldan çok daha görkemli kutlanmıştı, 100 yıl kutlamasına katılanlarımız da, eminiz ki 100. Yıl da çok görkemli ama 75. Yıl da çok özeldi diyeceklerdir. Binlerce yıllık devlet geleneğinin küllerinden yeniden doğan Türkiye Cumhuriyeti’nin dörtte üçüne tanıklık etmek, hem de günü gününe tanıklık etmek ve onu siz sevgili okurlarıyla paylaşmak, sonu hiç gelmeyecek olan bir maraton yarışı gibidir.

Ali Naci Karacan ve Abdi İpekçi’nin temellerini attığı Milliyet’te de, kurulduğu günden bugüne, ülke genelinde olduğu gibi çok zor süreçler ve akla hayale gelmeyecek büyük değişimler yaşansa da, değişmeyen tek şey okurlarına olan “saygısı.” Halkın gazetesi olarak doğdu, o çizgisinden asla vazgeçmedi. Bunu yeterince yansıtamadığımız dönemler olmuştur ama atılan her manşette, yapılan her haberde, başlatılan her kampanyada, verilen her mücadelede Milliyet’i, Milliyet yapanın sizler olduğunuz asla unutulmadı, göz ardı edilmedi. Yoksa bugünlere başka türlü gelinemezdi.

Cumhuriyetimizin son 75 Yılı’na bizimle birlikte tanıklık eden, Modern Cumhuriyetimizin gelişmesine, güçlenmesine, binlerce yıllık gelenek ve göreneklerimizin akılla, bilimle, demokrasiyle, hukukla, çağdaşlıkla harmanlanmasına tanıklık eden, katkıda bulunanlarla birlikte yakın tarihimize bazen keyifli, bazen de hüzünlü yolculuklar yapacağız. Aslında bizim hikayemiz, bir anlamda sizin hikayeniz olacak.

Okuma yazmayı Milliyet’le öğrenenler, 3,4 kuşaktır Milliyet’le büyüyenler, en mutlu haberleri ilk Milliyet’ten duyanlar, evindeki kütüphanesini, beyaz eşyasını, çeyizini Milliyet’le düzenler, Çanakkale Şehitler Anıtı, Zap Köprüsü, sokak çeşmelerinin restore edilmesi, Baba Beni Okula Gönder Kampanyası ve daha niceleri hep sizin eserinizdi.

Çocuklar, gençler, eğitim, spor, sanat Milliyet’in vazgeçilmeziydi, dünden bugüne gelen bu gelenek yarın da devam edecek.

Milliyet, en eski okurlarımızın gözünde bugünkü kadar küçük olmayan bilinmezler dünyasının kapılarını kıran, en zor, en bilinmeyen coğrafyaları en renkli röportajlarıyla eve getiren gazeteydi, ekonomiye bakışı hep halkın cebine, sofrasına, çarşıya, pazara ve geleceğe yönelikti. Siyaset, bazen dozunu kaçırsak da olmazsa olmazımızdı. Herkesin ne yazdığından çok Milliyet’in ne yazdığı çok hep önemliydi!

Halk bize gelemiyorsa biz halkın ayağına gideriz diyerek Milliyet tırlarıyla adım adım Anadolu’yu dolaştık, Anadolu Kaplanları’nın sesi, soluğu olduk. Böyle bir gazetede magazine ne gerek var diyenlerin hey gidi günler “Hey” dediği pek çok dergiye, ilaveye, habere imza atmakla kalmadı, gerçekleştirildiği halk oyunları ve müzik yarışmalarıyla bir çağa damgasını vurdu.

Milliyet, Babali günlerinden yani Cağaloğlu‘ndan sonraki dönemlerde medyanın hemen her alanında öncü, kucaklayıcı ve bir o kadar da yenilikçi bir okul oldu. Medyada çok önemli isimler yetiştirdi, pek çok ünlünün de öncesinde ya da sonrasında nefes aldığı duraklardan birisi oldu. İnternet gazeteciliğinde olduğu gibi radyo ve televizyon yayıncılığının da kuluçka merkeziydi. Birçok yayın organı Milliyet’te doğdu, büyüdü, palazlandı… Bugüne kadar yüz milyonlarca okuyucuyla buluştuk, her biri ile aile gibiydik, şu anda pek çoğumuzun yeni bir organı haline gelen mobil telefonlar gibiydik, çağ değişse de, dünya değişse de gazeteler ve özellikle Milliyet farklı şekillerde de olsa daha nice 75 yıllar hep en yakınınızda olmaya devam edecek.

Neden mi? Halkın gözü, kulağı, dili; tarihin tanığı ve demokrasilerin olmazsa olmazı olduğu için.

Toplumlar bileşik kaplar gibidir. Dinamiklerin birbirinden etkilenmemesi mümkün değil. Kalıcılığının yolu ise işini mümkün olduğunca en doğru şekilde yapmaktan geçiyor. Atatürk’ün şu sözleri hep ilkemiz olmuştur:

“Basın, milletin müşterek sesidir. Bir milleti aydınlatma ve irşatta, bir millete muhtaç olduğu fikrî gıdayı vermekte, hulâsa bir milletin hedefi saadet olan müşterek bir istikamette yürümesini teminde, basın başlı başına bir kuvvet, bir mektep, bir rehberdir. Basın hürriyetinden doğan mahzurların giderilme vasıtası, yine basın hürriyetidir…”

Özetin özeti: Ülkeler, yarattığı markalar kadar güçlüdür. Milliyet de halkımızın 75 yıldır yaşam verdiği bu markalardan biridir. Bu nostaljik yolculuk, başta okurlarımız ve bizimle birlikte yola çıkan diğer markalar olmak üzere herkes için keyifli bir süreç olacaktır!..

Kaynak: Hürriyet / Abbas Güçlü

Number1 – Arçelik ortaklığı kazandırıyor

Number1 Fm ve Number1 Türk Fm, 16 Mart Pazar günü Galeri Gürses Büyük Arçelik Mağazası’ndan canlı yayın yapacak.

15:00 – 17:00 saatleri arasında ortak canlı yayını dinleyen ve mağazaya gelen dinleyicilerimize Arçelik’in birbirinden güzel hediyeleri olacak.

Adres: Zafer Mah.

Dumlupınar Cad.

No: 44

Bahçelievler / İstanbul

Arda Güler milli yıldızla aynı takımda buluşuyor

Inter transfer döneminde Hakan Çalhanoğlu faktörünü de kullanarak Arda Güler’i kadrosuna katmayı planlıyor.

Hakan Çalhanoğlu’nun takımı Inter, takıma bir milli oyuncuyu daha transfer etmeyi planlıyor.

Tuttosport’ta yer alan habere göre; Real Madrid, Arda Güler’i satmaya sıcak bakıyor ancak oyuncunun kontrolünü elinde tutmak istiyor. Bu yüzden kiralama veya geri satın alma opsiyonlu satış düşünüyor.

Bundesliga’dan Eintracht Frankfurt ve Bayer Leverkusen’in ilgisi olsa da Arda Güler, Serie A’ya ve özellikle Inter’e daha sıcak bakıyor. Inter’deki milli yıldız Hakan Çalhanoğlu, Arda Güler için önemli bir referans olabilir ve adaptasyon sürecini kolaylaştırabilir.

Geçen sezona oranla bu sezon forma süresinde inanılmaz bir düşüş yaşayan Arda Güler 29 maçta görev almasına rağmen sadece 1081 dakika sahada kalabildi. Arda Güler 3 kez gol sevinci yaşarken 5 kez de arkadaşlarına asist yaptı.

F.Bahçe dünyaları kaçırdı, penaltılarda yıkıldı

UEFA Avrupa Ligi son 16 turu rövanşında Fenerbahçe, Rangers’ı normal sürede 2-0 mağlup ettiği maçı penaltılara taşıdı. Sarı-lacivertliler penaltı atışları sonucunda sahadan 3-2 mağlup ayrılarak Avrupa’ya veda etti.

F.Bahçe dünyaları kaçırdı, penaltılarda yıkıldı!

Fenerbahçe, UEFA Avrupa Ligi son 16 turunda evinde 3-1 mağlup olduğu ilk maçın rövanşında İskoçya’nın Rangers takımına konuk oldu.

Sarı-lacivertli ekip, 90 dakikasını 2-0 önde tamamladığı maçı uzatmalara taşıdı. Uzatma bölümünde kaçan sayısız golün ardından maç penaltı atışlarına gitti. Kanarya, penaltı atışlarının sonunda 3-2 kaybetti.

SZYMANSKI PERDEYİ AÇTI

19. dakikada rakibinin bileğine yaptığı müdahale ile ceza alanı girişinde yerde kalan Talisca hakemi aldatmaya yönelik hareket ettiği gerekçesi ile sarı kart gördü.

45. dakikada Fenerbahçe öne geçti. Soldan Kostic’in etkili ortasına ceza sahası içinde çapraz pozisyonda Szymanski’nin gelişine vuruşunda, top filelerle buluştu: 0-1. İlk yarı, Fenerbahçe’nin 1-0 üstünlüğüyle tamamlandı.

F.BAHÇE PENALTI BEKLEDİ

58. dakikada rakip yarı alan içine yapılan ortada Rıdvan Yılmaz’ın eline çarpan topta Fenerbahçe penaltı beklese de mücadelenin hakemi devam kararı verdi.

67. dakikada Kostic’in etkili ortasında ceza alanı içindeki Talisca kafayı vurdu. Top direk dibinden dışarı çıktı.

70. dakikada Ceza yayı sol tarafında topla buluşan Nedim Bajrami yerden vuruşunu yaptı, İrfan Can Eğribayat uzandı ve meşin yuvarlağı kontrol etti.

TURDA DENGELER DEĞİŞTİ

73. dakikada temsilcimiz Sebastian Szymanski ile farkı ikiye çıkarttı. Sağ kanatta rakibini geçerek ceza sahasına giren Mert Müldür son çizgiye inerek pasını altıpas sağ çaprazına doğru gönderdi. Bu noktaya hareketlenen Sebastian Szymanski tek vuruşla meşin yuvarlağı filelere yolladı: 0-2.

77. dakikada Fenerbahçe gole çok yaklaştı. Topa birlikte ceza yayı sağ çaprazına sokulan Dusan Tadic sol ayağının içi ile vuruşunu yaptı ancak top kalenin hemen sol tarafından dışarı gitti.

NESYRI FIRSAT TEPTİ

90+4. dakikada Edin Dzeko’nun pası ile penaltı noktası üzerinde topla buluşan Youssef En-Nesyri topu kalenin sağ üst tarafından dışarı yolladı ve maç uzatma devresine gitti.

İRFAN CAN AYAKTA TUTTU

100. dakikada Cerny’nin ceza alanı sağ dış çaprazından sert şutunda İrfan Can gole izin vermedi.

109. dakikada ceza yayı sol tarafından kullanılan serbest vuruşta James Tavernier doğrudan kaleyi düşündü ancak kalecimiz İrfan Can Eğribayat sol köşeye uzanarak gole izin vermedi.

116. dakikada Yusuf Ayçiçek, şık çalımlarla iki rakibinden sıyrıldı ve sol çaprazdan yakın direği düşündü ancak kaleci gole geçit vermedi.

119. dakikada Mert Hakan, ceza alanı içinde rakibinin müdahalesi ile yerde kaldı. Ancak maçın hakemi devam kararı verdi. Fenerbahçe’de yoğun itirazlar nedeniyle kulübeye 2 sarı kart çıktı. Maçın uzatma bölümü 2-0 tamamlanınca penaltı atışlarına geçildi.

Fenerbahçe penaltı atışlarını 3-2 kaybederek iki sezon üst üste penaltı atışları sonucunda Avrupa arenasına veda etti. Sarı-lacivertliler, 12 yıl sonra UEFA Avrupa Ligi’nde çeyrek finale çıkma umudunu kaybetti.

PENALTILAR

Rangers: Tavernier, Cerny, Hagi (x), Lawrence.

Fenerbahçe: Tadic (x), Dzeko, Djiku, Fred (x), Mert Hakan (x)