Antalya’da Perge ve Aspendos arasındaki alanda Truva Savaşı’ndan sonra Mopsos ve Calchas adlı kahramanlar tarafından kurulduğu kabul edilen ve “keşfedilmemiş bir tarih hazinesi” olarak nitelendirilen Sillyon antik kenti, gün yüzüne çıkarılıyor.
Geçmişi 4 bin yıl öncesine dayanan ve tarihi zenginlikleriyle büyüleyen Antalya’nın gizemli antik kenti Sillyon’un 4 yıldır devam eden kazı çalışmalarına destek geldi. OPET ’Tarihe Saygı Projesi’’ kapsamında geçtiğimiz günlerde T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile bir protokole imza attı.
BİRÇOK MEDENİYETİN İZİ VAR
Pamukkale Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Görevlisi ve Sillyon Kazı Başkanı Doç. Dr. Murat Taşkıran, antik kentin geçmişten günümüze çok katmanlı dokusuyla önemli bir kültürel miras alanı olduğuna dikkat çekerek, şu bilgileri paylaştı: Tarih boyunca kültür ve uygarlıkların birleşme-çatışma noktasında yer alan bu kadim kent, üzerinde birçok medeniyetin izini taşımaktadır. Farkındalık yaratarak ve sürdürebilir bir konseptte Sillyon’un korunmasını, araştırılmasını ve görünür kılınmasını amaçladığımız çalışmalarımız artık daha da güçlenerek devam edecektir. OPET’in ‘’Tarihe Saygı Projesi’’ kapsamına Sillyon’u da dahil etmesi, ülkemiz genelinde yaptığı çok değerli projelerine Sillyon gibi tarihin derinliklerinde gizli kalmış bir alana destek olması sadece kültürel mirasımızın korunması ve gelecek nesillere aktarılması noktasında değil; bilakis benzer çalışmalara yeni bir projeksiyon sunması anlamında çok kıymetlidir.”
ANTİK ÇAĞIN EN ZENGİN ŞEHRİ
Çanakkale’deki Çıplak Köyü’nün Truva’nın keşfinde başlangıç noktası olarak kabul edildiğini belirten OPET Yönetim Kurulu Kurucu Üyesi Nurten Öztürk de şu açıklamayı yaptı: 2006 yılında Çanakkale ve Gelibolu Yarımadası’nda başlattığımız Tarihe Saygı Projesi, bizi Akdeniz’e götürdü. Truva Savaşı’ndan sonra bu savaşa katılan iki kahraman isim tarafından kurulduğu kabul edilen antik çağın en zengin şehirlerinden biri olan Sillyon Antik Kenti’nin kazı çalışmalarına destek vermekten büyük mutluluk duyuyoruz. Geçmişimize ve köklerimize sahip çıkmak, bizim için önemli bir değerdir. Bu projeyle, Türkiye’nin tarihi ve kültürel mirasına olan katkımızı bir adım daha ileriye taşımak bize gurur veriyor.
HAMAM VE STADYUM BULUNDU
Doç. Dr. Murat Taşkıran başkanlığında ilk kazı çalışmalarına 2020 yılında başlanan Sillyon Antik Kenti’nde yer alan nekropol (mezar yerleri), 10 bin kişilik stadyum ve hamam gibi değerlerin tarihi zenginliklerimize ve turizme kazandırılması hedefleniyor. Kentteki kazı çalışmaları, Pamukkale Üniversitesi, Akdeniz Üniversitesi, Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi, Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi, Belek Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa ve İstanbul Teknik Üniversitesi ile yurt dışından gelen uzman arkeologlardan oluşan 40 kişilik bir ekip tarafından yürütülüyor
MADENİ PARA DA BASMIŞLAR
Coğrafi konumu dolayısıyla savunmasıyla ön plana çıkan ve Büyük İskender’İn Anadolu’da ele geçiremediği birkaç kentten biri olarak bilinen Sillyon, nekropolü, stadyumu, hamamı, Osmanlı Çeşmesi ve Selçuklu Dönemi’nde 13. yüzyılda inşa edilerek günümüze kadar ayakta kalmayı başarmış bölgenin en eski mescitlerin biri olan Kale Mescidi ile dikkat çekiyor. Milattan önce dördüncü yüzyılda kendi adını taşıyan madeni parasını basmaya başlayan Sillyon’un bu paraların üzerinde adı Sylviys olarak geçiyor.