Boyner Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Boyner Grup CEO’su Cem Boyner pandemi sonrasında eski alışkanlıklarını değiştirerek yenilendiklerini ve bu sayede finansal borçluluklarını sıfır noktasına getirip, 1 milyar dolar ciroya ulaştıklarını açıkladı
(Cem Boyner’e bu fikri kızı Elif Boyner vermiş. Babasına “Kredi kartından 450 lira kullanabilir miyim” diye sormuş. Cem Boyner, “Limitin mi doldu” deyince “Limitim var ama dolsun istemiyorum” demiş.) – Boyner Now grubun en yeni işlerinden. Siparişler 90 dakikada kapıda oluyor. Sipariş verilen ürünlerin büyük-küçük bedenleri, farklı renkleri kapıya geliyor. Kapıda karar vermek mümkün. Mağazalara yakın bölgelerde Boyner Now tutmuş durumda. Online ciroda yüzde 7-8 payı var ve her ay yüz- de 24 büyüyor. Kapıdan çevirme oranı yüzde 11. Normal online alışverişlerde iade oranı yüzde 25-30. Boyner Grup 2024’te işlerini bu şekilde devam ettirir- se 2025-2026’da Boyner Now projesini yurtdışına taşımayı hedefliyor.
Cem Boyner; “3 senelik plan yapalım yönümüz belli olsun ama üç senelik plan yaptığımızda iki sene sonra değişen bir dünyada “Ne yaptık abi biz” deme ihtimalimiz çok yüksek. Kaptan önündeki dalgaya bakmak zorunda, biz de kısa vadede çok ciddi odaklanıyoruz. Önümüzdeki üç-beş ay için her şeyi planlıyoruz, emniyette olmamız lazım. Uzun vadeye de bakıyoruz bir gözümüzle, rotayı kaybetmeyelim diye. Türkiye’de orta vadeye bakılmaz. Altı ay sonrasından ötesine… Bunu başarmak zorundayız. “Yıl sonunda kur ne olur… Ne olursa olsun. 6 ayla ilgili her şeye cevabım var. Türkiye’de 6 ay sonrasıyla ilgili çok çevik ve esnek olmak zorundayız” dedi..
Limon dolu kasenin hikayesi
Sohbetimiz Boyner Ailesi’nin Ankara keçi- sinden yün kumaş üretimi, Altınyıldız markasının temellerinin atılması, perakende sektörüne geçiş ve müşteriyi odak alan Advantage Card gibi yenilikçi sistemleri hatırlayarak başladı. Cem Boyner sohbetin başlangıcında masaya limonla dolu bir kase getirdi. Bu kasenin özel bir hikayesi vardı. Yıllar önce North Face, Timberland gibi markaları çatısı altında toplayan grubun yöneticileri Boyner mağazaları ile işlerini geliştirmek için İstanbul’a gelmişler. Önce mağazaları gezmişler. 7-8 kişi masaya oturduklarında Cem Boyner’in heyecanla anlatacaklarını beklediği konuk CEO söze “Happy Jeans markamızın reyonu tuvalete yakın” diye başlamış. Cem Boyner bunu duyunca buz kestiğini ve “Muazzam bir ekiple geldiniz. Mağazalarımızı gezdiniz. Bunu mu konuşacağız” dediğini sonra da bir fıkra anlattığını aktardı.
Boyner’in yabancı konuklarına anlattığı fıkra şöyle: Adamın biri çok zenginmiş. Bir gaze- teci nasıl zengin olduğunu sormuş. Adam ‘Çok gençtim limon sattım, kazandığım paralarla yine limon alıp sattım, kazandıkça daha fazla limon alıp sattım’ diye anlatmaya başlamış. Gazeteci, ‘Nasıl yani, limon satarak mı zengin oldunuz’ diye sorunca, ‘O arada zengin amcam öldü, miras bana kaldı’ cevabını vermiş.
Yabancı konuklarla görüşme bitmiş, Cem Boyner ertesi gün ofise geldiğinde CEO’nun şık bir kasede limonlar gönderdiğini görmüş. İlişik- teki notta, ‘Limonla limonlu kek, limonlu pasta, limonlu votka, limoncello yapılabilir, limon limondan ibaret değildir’ yazıyormuş.
2019’dan bu yana 5 kat büyüdü
Görünen o ki perakende deyince ilk akla gelen mağazalaşmadan artık çok farklı bir noktada Boyner Group. Cem Boyner, pandemi sonrasında 2 milyar TL’lik yeni yatırımın 750 milyon TL’sinin mağazalara, geri kalanın ise yeni teknolojilere, dijitalleşmeye gittiğini açıkladı. Boyner’in verdiği rakamlara göre grup 2019’dan bu yana 5 kat büyüyüp, 2023 sonu itibarıyla da 1 milyar dolar ciroya ulaştı.
Cem Boyner artık uzun vadeli planlar yapmadıklarını, bir kaptan gibi önlerindeki dalgaya bakarak aksiyon aldıklarını söyledi: “Son 1 yılda kendimizi bambaşka bir yerde bulduk. Biz hayatımızda hiç sıfır borçlu olmadık. Fikirlerimiz hep cebimizdeki imkanlardan fazlaydı. İlk kez finan- sal borçluluğumuzun sıfır olduğu bir noktaya geldik.” 20-35 yaş arası grubun toplam müşterilerinin yüzde 43’üne geldiğini anlatan Cem Boyner, Hopi ile 2022’de 650 milyon değerinde paracık kazandırırken, 2023’te bu rakamın 1.2 milyar TL’yi geçtiğini ve paracık kazananların, kazandıklarının 4.5 katını harcadıklarını söyledi.
Boyner’in değerlendirmeleri özetle şöyle:
Türkiye’nin kendi geçmişine borcu var, de onun bir parçasıyız. Grubumuzu küçücük bir Türkiye olarak görüyoruz, sıçrayarak iş yapmalıyız. Daha çok mağaza veya iş değil sıçrayarak, çarpanlarla büyüyebilir miyiz, buna odaklıyız.
Türkiye’de bankacılık sistemi dışında 20 milyon kişi var. Hopi ile taksidi kartsız hale getirdik. Param ile işbirliği yaptık. Banka hesabın ve kartın olmadan sisteme giriyorsun. Enflasyon ortamında iki şeye dikkat etmek lazım. Bir fiyatlar artıyor, alım gücünü artırman lazım. İki, 100 liran varsa bu para yarın erimiş olacak. Yani hem hayat standardını korumak zorundasın, hem de 100 liranı enflasyondan korumalısın. 20 milyon müşterimizle aramızda müthiş bir güven ilişkisi var, biz onlara en iyi teklifleri, en iyi vadeleri, en iyi limitleri, en iyi ürünleri, en iyi fiyatları verirken onlar bize alışveriş ve sadakatlerini veriyorlar. Hopi’yi farklı şekillerde kullanabilirsin. Kartın yok bu hizmeti kullanabilirsin, kartın var limitin dolu kullanabilirsin, limitini doldurmak istemiyorsun, yine kullanabilirsin.