“Bunun yaşam tarzına müdahale gibi algılatılması bencil ve bir o kadar sinsice” diyerek sözlerine devam eden Ersoy’un açıklamaları şöyle:
“Bu üzerinde siyaset yapılacak bir konu değil. Ortak mutabakat ile çözüm bulunulması gereken bir konu. Pandemide hızlı bir şekilde güvenli sertifikasyon programını başlattık. Herkes uyum sağladı ve başarıyla pandemi sürecini yürüttük. En az hasarla çıktık. Bugün gastronomi zirvesi vardı. Orada arkadaşlara da söyledim. Güvenli turizm sertifikasyon programında olduğu gibi yine aynı şekilde sesi ve ses kirliliğini yönetebileceğimiz bir mutabakatta, sertifikasyonda uzlaşabilirsek aldığımız kararlarla yönetebiliriz. Önemli olan bütün herkesin mutabakatını sağlayarak, başkalarının da haklarını koruyarak. Fazıl Say çok açık bir şekilde ‘Ben konserlerimi yapmayacağım’ diyor. Pandemiden önce otelimi satacağım diyen çok kişi olmuştu. Sektörün önemli kişiler, bu işin ekonomisini yöneten kişilerle mutabakat yapılır. Bu işin teknolojisi var. Belli bir saatten sonra içeri girilmek kaydıyla bu desibel yönetilebilir.
‘SAAT 01.00’DEN SONRA YAPILAN KONSERDEN BAHSETMEK BİNDE 1’İ KONUŞMAK GİBİ’
Saat 01.00’den sonra yapılan konserden bahsetmek binde 1’i konuşmak gibi. Arkadaşlara ‘hızlı bir şekilde hemen toplanalım’ dedim, bunu hızlı bir şekilde çözelim. Birimiz mutlu olurken birilerini mutsuz etmeyelim. Ortak mutabakat sağlayarak çözelim. Bunu da elbirliği ile çözeceğiz. Güvenlik Turizm Sertifikası mutabakatla hayata geçti. Bun da kısa bir sürede çözeriz. Sadece niyet oluşması önemli. Bence artık niyet de oluştu. Bunu birkaç hafta içinde çözeriz.”
Numberone.com.tr