Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın daha önce “Giderlerse gitsinler” dediği doktorlar için dün Beştepe’deki 14 Mart Tıp Bayramı etkinliğinde yaptığı konuşmada ‘müjde’ diyerek sağlıkta yeni düzenlemenin ayrıntılarını anlatması tepki topladı. Erdoğan’ın bu hareketi halk tarafından ‘doktorların gönlünü alma çabası’ olarak yorumlandı. Konuya ilişkin görüşlerini bildirenlerden biri de gazeteci yazar Ertuğrul Özkök oldu. Number1 FM‘deki ‘Ertuğrul Özkök ile Günün Yorumu’ isimli sesli köşesinde konuya değinen Özkök, “Doktorların, hekimlerin duygularını kırdı. Sonra onu tamir etmeye çalışıyor.” dedi.
Erdoğan’ın uluslararası ilişkilerde de aynı davranışlarda bulunduğunu belirten Özkök, “Mısır’la ilişkilerimiz bozuldu, “Suriye ile ilişkilerimiz bozuldu ve Türkiye’nin başına çok büyük sorunlar çıktı. İsrail’le ilişkilerimiz bozuldu, Doğu Akdeniz’de neredeyse bütün dünyaya karşı tek başımıza kaldık.” ifadelerini kullandı.
“DUYGULARI KIRMAK YERİNE…”
Özkök, sesli köşesinde şunları söyledi:
“İktidarda geçirdiği 20 yıldan sora Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iki özelliğini çok iyi öğrendik. Birincisi; önce duyguları kırıyor, ikincisi; ondan sonra tamir etmeye çalışıyor… Sezen Aksu’nun duygularını kırdı. Tabi onunla birlikte onu seven milyonlar insanın duygularını kırdı. Ondan sonra tamir etmeye çalıştı. Doktorların, hekimlerin duygularını kırdı. Sonra onu tamir etmeye çalışıyor. Aynı şeyi Uluslararası ilişkilerde de yapıyor. İsrail’le, Yunanistan’la, Birleşik Arap Emirlikleri’yle, başlangıçta Suriye’yle ve daha birçok ülkeyle ilişkilerde önce kırıcı bir üslubu benimsiyor, sonra da bunu tamir etmeye çalışıyor.
Şimdi kırmak iyi bir şey değil ama düzeltmek iyi bir şey. Tabi ki o tarafını da takdir etmek lazım. Kırıp bırakmıyor yani. En azından tamir etmeye çalışıyor. Ama ortada şöyle bir sorun var; Mısır’la ilişkilerimiz bozuldu, Suriye ile ilişkilerimiz bozuldu ve Türkiye’nin başına çok büyük sorunlar çıktı. İsrail’le ilişkilerimiz bozuldu, Doğu Akdeniz’de neredeyse bütün dünyaya karşı tek başımıza kaldık. Ekonomik ilişkiler zedelendi. Türk yatırımcıların yatırımları zarar gördü. Yani bunlar zararla sona eren şeyler. O nedenle artık acaba siyasi kariyerinin 20. yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendi kendine şu soruyu sormasında bir yarar yok mu? Hem kendisi hem de Türkiye açısından; duyguları kırmak yerine iyi tutmaya çalışmak hem kendisi açısından hem ülke açısından hem de bölgemiz açısından çok daha iyi bir şey değil midir? Bence bir düşünmek lazım.”
Numberone.com.tr