Çanakkale Şehitler Abidesi’nin Hikayesi

Çanakkale Savaşları, tarihimizin en şanlı destanlarından biridir. Bu destanı ölümsüzleştiren en görkemli eserlerden biri de Çanakkale Şehitler Abidesi’dir. 1915 yılında Çanakkale Savaşları’nda hayatını kaybeden Türk askerlerinin anısına yapılan bu anıt, dört sütun ve bir kubbeden oluşan 41,7 metre yüksekliğindeki heybetli yapısıyla dikkat çeker. Feridun Kip, İsmail Utkular ve Doğan Erginbaş tarafından tasarlanan anıtın temeli 17 Nisan 1954’te atılmış, 20 Ağustos 1960’ta ziyarete açılmıştır.

Savaşın ardından müttefik devletler (Fransa, İngiltere, İtalya, Yeni Zelanda, Avustralya) bölgede hayatını kaybeden askerleri için anıtlar inşa etti. Biz de bir anıt yaptık, ancak onlarınkine kıyasla oldukça küçük kaldı. Oysa bu topraklar bize aitti ve biz burada inanılmaz bir zafer kazanmıştık. Durumu Atatürk’e ilettiklerinde, daha görkemli bir abide yapılması için talimat verdi. Ege ve Marmara’nın birleştiği bir noktada, Boğaz’dan geçen herkesin görebileceği 40-45 metre yüksekliğinde bir anıt olmasını istedi. Ancak ömrü, bu eserin tamamlandığını görmeye yetmedi.

Milliyet Kampanyası ve Anıtın Tamamlanışı

Anıtın projesi 1944 yılında Milli Savunma Bakanlığı’nın açtığı yarışmayla belirlendi. Başlangıçta Alçıtepe’ye yapılması planlansa da arazi uygun bulunmadığı için Hisar Burnu’na karar verildi. 1952’de yapım kararı alındı, 19 Nisan 1954’te temeli atıldı. Ancak yolsuzluklar ve maddi imkânsızlıklar nedeniyle çalışmalar aksadı. 1958’e gelindiğinde sadece gövde kısmı tamamlanabilmiş, umutlar giderek azalmıştı.

Bu süreçte dönemin Milliyet gazetesi sahibi Ali Naci Karacan, oğlu Ercüment Karacan ve gazeteci Abdi İpekçi öncülüğünde büyük bir yardım kampanyası başlatıldı. Milli Türk Talebe Birliği’nin de desteğiyle halktan toplanan bağışlarla anıt tamamlandı ve 20 Ağustos 1960’ta açıldı.

Anıtın Anlamı ve Sembolizmi

625 metrekarelik bir alanı kaplayan abide, dört sütun üzerinde yükselir. Bu sütunlar milletimizin sarsılmaz gücünü simgelerken, anıtın uzaktan bakıldığında Mehmetçik’in “M” harfi şeklinde görünmesi ayrı bir anlam katar. Tavanına mozaikten işlenen Türk bayrağı, gökyüzüne doğru yükselen bu eseri tamamlayan en önemli detaylardan biridir.

Anıtın dört ayağında toplam sekiz rölyef bulunur. Deniz tarafına bakan dört tanesi deniz savaşlarını, kara tarafına bakan dört tanesi ise kara savaşlarını anlatır. 2005’te restore edilen anıt, 2007’de eklenen yeni Şehitlik ile bugünkü ihtişamlı halini aldı. Heykeltıraş Prof. Dr. Tankut Öktem’in “Yaralı Asker Anıtı”, Metin Yurdanur’un “Mustafa Kemal Çanakkale’de Anıtı” ve 3×45 metre ölçülerindeki Çanakkale kahramanlık rölyefi, anıt alanını tamamlayan önemli eserlerdir.

Çanakkale Şehitler Abidesi, Sembolik Türk Şehitliği, Meçhul Asker Şehitliği, Yaralı Asker Anıtı, Mustafa Kemal Çanakkale’de Anıtı ve Türk Bahçesi gibi bölümleriyle, ziyaretçilerine derin bir tarih bilinci kazandırır. İstiklal Marşı’mızın “Bastığın yerleri toprak diyerek geçme, tanı! / Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı” dizeleri işte bu kutsal topraklar için yazılmıştır.

GÜNCEL

İlginizi Çekebilir