CHP Genel Başkanı Özgür Özel, beş günlük Doğu turu öncesinde eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve eski Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı’yı ziyaret etti. Ziyaretin ardından cezaevinin önünde konuşan Özel “Demirtaş’la TBMM’nin odak olması konusunda mutabık kaldık” dedi. Özel “Tarih önünde üzüntü duyacağımız bir pozisyonda kalmayacağız” diye konuştu. Demirtaş da görüşme hakkında sosyal medya hesabından açıklama yaptı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, beş günlük Doğu turu öncesinde eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve eski Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Selçuk Mızraklı’yı ziyaret etti.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, ziyaretin ardından cezaevinin önünde açıklamalarda bulundu.
Özel’in açıklamalarından satır başları şöyle:
“Kendisine kitap hediyem oldu. Bana son kitabını hediye etti ve bir çağrı metni ulaştırdı. Aslında bu çağrı metni çok şeyi söylüyor. Eğer toplumsal barıştan bahsedeceksek bu işin esas sorumlusu bütün erkekler olarak kendimizden başlamalıyız. Kadınların çocukların bu kadar güvenli olmadığı bir ülkede toplumsal barış nasıl sağlanabilir? İlk düğmeyi doğru iliklemeli.
“KİM SORUNLARI ÇÖZECEKSE TÜM AKTÖRLER KIYMETLİDİR”
Toplumsal barışa egemen erkek dili terk ederek başlamalıyız diyor. İçimizdeki erkeğe sesleniyorum diyor. Doğu Güneydoğu gezisine çıkmadan önce bu ziyaret yapılmadan olmazdı. İki kez cumhurbaşkanı adayı olmuş birinin iline gitmeden önce bu ziyareti gerçekleştirmek gerekiyor. Kim sorunları çözecekse tüm aktörler kıymetlidir. Selahattin Demirtaş gibi bir aktörün öneminin altı kalın çizilmelidir. Gelecekte iyi şeyler olacaksa Türkiye için kimse kimseyi engellememeli.
“TBMM KONUSUNDA MUTABIK KALDIK”
Bugünkü ziyaret gecikmiş bir ziyarettir. Siyasi anlamı olan bir ziyarettir. Doğu ve Güneydoğu’ya yapacağım 6 günde 6 ziyaretin ilki bu ziyarettir. Demokratikleşmeye önem verilecekse tüm aktörler kıymetlidir. Kim sorunları çözecekse tüm aktörler kıymetlidir. Ancak Selahattin Demirtaş gibi bir aktörün önemi kalın bir şekilde çizilmelidir. Elbette adalet konuştuk. Memleketin tüm sorunlarını konuştuk. Mutabık olduğumuz konulardan bir tanesi de TBMM’nin önemiydi. TBMM’nin odakta olmadığı hiçbir şey sonuç almadı. Sayın Demirtaş ve Sayın Mızraklı ile bundan sonra iletişim halinde olmaya yüz yüze görüşmeye dair bir mutabakatımız da var. Sayın Demirtaş’ın öneminin altının bir kez daha çiziyorum. Esas olarak bizim görmek istediğimiz mesele hep beraber bir adım atılmasıdır.
FETÖ ELEBAŞI GÜLEN’İN ÖLÜMÜNE İLİŞKİN AÇIKLAMA
Kişiler öldüklerinde öbür dünyaya veballe gidiyorlarsa herhalde bu dünyadan öbür dünyaya en çok veballe giden kişi Fethullah Gülen’den başkası değildir. Gerisinde çok kötülükler ihanetler bıraktı, gittiği yerde hesabını verir. Türkiye’de yargı önünde vermesini isterdik olmadı. Ancak o gidince bir şey bitiyor diye kimse düşünmesin koca bir sermaye bıraktı arkasında onun gibilerin elinde. Devletin içine sızıp devletin silahını kendi silahını yapmış bir terör örgütü liderinden bahsediyoruz. Sadece kurucusu öldü örgüt ortada duruyor. Bu sinsi örgüte karşı herkes tetikçe olmalıdır.
YENİDOĞAN ÇETESİ SORUŞTURMASI
En sert açıklamaları yaptık. Toplumun CHP’nin konuya yaklaşımından bir eksiklik gördüğü yok. Bu hastaneleri kamulaştıralım.”
CHP lideri Özel, ziyarette Demirtaş’a İtalyan yazar Dino Buzzati’nin “Tatar Çölü” ile Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk’un “Kafamda Bir Tuhaflık” romanınıyla birlikte bir de tesbih hediye etti.
DEMİRTAŞ’TAN ‘GÖRÜŞME’ VE ‘ÇÖZÜM’ AÇIKLAMASI
Demirtaş da Özel ile yaptığı görüşmeye ilişkin sosyal medya hesabından açıklamada bulundu.
Demirtaş şu ifadeleri kullandı:
Bugün, CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel ile görüştük. Sayın Özel’e, ziyareti nedeniyle teşekkürlerimi sunuyorum. Toplumsal birliğe, güçlü beraberliğe, adalete ve barışa susamış, ekonomik krizin yol açtığı yoksullukla boğuşan halkımızın yararına olduğuna inandığımız tüm konuları samimiyetle tartışma fırsatımız oldu.
Türkiye’de siyaset kanalları uzun yıllardır tıkalı durumdadır. Devlet işleyişi oldu bittilerle, Anayasa’ya aykırı uygulamalarla keyfi şekilde sürdürülmektedir. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın “normalleşme, yumuşama” diye ifade ettiği sürecin ayaklarının yere basması, ete kemiğe bürünmesi isteniyorsa yapılması gereken ilk şey, hukukun üstünlüğüne her alanda saygı duymaktır. Bu olmadan siyaset kanalları da açılmaz, normalleşme zemini de oluşmaz.
Türkiye’deki sorunların çözüm yolu siyaset, çözüm kurumu da TBMM’dir. Sayın Özel’in ziyareti vesilesiyle bu konularda görüş alışverişinde bulunma fırsatını yakalamış olduk. Gelir adaletsizliğinden demokrasiye, dış politikadan Kürt sorununa, doğa haklarından emeklilerin, gençlerin, çocukların ve özellikle kadınların sorunlarına kadar birçok konuda verimli bir tartışma yürüttük, son günlerde açığa çıkan bebek katliamını ve sağlık sistemini ele aldık.
Ayrıca Türkiye’nin temel sorunlarının çözümünde siyasetin rol üstlenmesinin, diyaloğun ve iş birliğinin öneminin altını çizerek el sıkışma seremonisinin devamının gelmesi için siyasete şans tanınması gerektiğini ifade ettim. Bu aşamada, seçim hesaplarına girmeden, ittifak yarışlarıyla tartışmanın önünü kesmeden, barış için herkesin katkısının önemine değindim.
Sayın Özgür Özel ile yaptığımız bu anlamlı ve değerli görüşmenin absürt bir yönü vardı, o da görüşmeyi cezaevinde yapmış olmamızdı. Umarım Kobani ve Gezi kumpas davaları rehineleri başta olmak üzere, Sayın Selçuk Mızraklı ve Sayın Bekir Kaya dahil tüm siyasi tutsakların hakları bir an önce iade edilir ve özgürlüklerine kavuşurlar, bu zalimce adaletsizlik son bulur. Ayrıca İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Sayın İmamoğlu’na yönelik siyasi yasak girişimleri gibi yargısal operasyonlardan da artık vazgeçilir.
Bizler her şart ve koşulda demokratik siyasette ısrarcı olacağız ve demokrasinin, toplumsal barışımızın sağlanması için üzerimize düşen sorumluluğun gereklerini yerine getireceğiz.
Ayrıca, kurumsal işleyişimize uygun bir şekilde, görüşmenin içeriğini avukatlarım aracılığıyla DEM Parti Genel Merkezine aktaracağım.
Sayın Özel’e bu anlamlı ziyareti nedeniyle bir kez daha teşekkürlerimi sunarken kendisine başarılar diliyor, şahsında tüm Cumhuriyet Halk Partililere içten selam, sevgilerimi gönderiyorum.