Derisi bile duran bu fosil, ABD’nin Kuzey Dakota eyaletindeki Tanis fosil bölgesindeki etkileyici fosil keşiflerinden biri. Ama heyecanlanmamız için tek sebep fosilin çok iyi korunmuş olması değil; aynı zamanda temsil ettiği şey. Bu bacağın ait olduğu dinozorun ve Tanis’te bulunan diğer fosillerin, tam olarak dinozorlar ve birçok canlının yok olmasına sebep olan dev göktaşının dünyaya çarptığı gün öldüğü düşünülüyor.
12 kilometre çapındaki göktaşının 66 milyon yıl önce dünyaya çarpmasıyla, dinozorlar da dahil canlıların yüzde 75’inin yok olduğu fikri artık genel bir kanı haline geldi. Bu olayla dinozorlar saltanatı sona ermiş ve memelilerin yükselişi başlamıştı. Ancak şu ana kadar, büyük çarpmanın birkaç bin yıl yakınına ait bile çok az fosil bulunmuştu. Bu nedenle çarpma gününe ait bir fosil bulunmuş olması ihtimali, kesin kanıtlanamamış olsa bile, olağanüstü bir durum.
3 BİN KİLOMETRE MESAFEDE
Göktaşının, Meksika Körfezi’nde Yucatan bölgesi yakınına düştüğü biliniyor. Burası Tanis’e yaklaşık 3 bin kilometre mesafede. Ama göktaşının büyüklüğü ve yarattığı etki düşünülünce bu mesafe aslında oldukça yakın. Bulunan fosillerin ve kaya parçalarının tam bir keşmekeş halinde birbirine geçmiş olması da adeta o gün yaşananları özetliyor. Tanis bölgesinde, bu dinozor bacağının yanı sıra, bazı balık fosilleri de bulundu.
‘BİR FİLM İZLİYORMUŞUZ GİBİ’
Kazıları yürüten ekibin başındaki Manchester Üniversitesi’nden Robert DePalma “Bu bölgede an be an neler olduğunu bize anlatan birçok detay var. Sanki yaşananları bir filmde izliyormuşuz gibi. Kayaya, oradaki fosillere bakıyorsunuz ve sizi o güne geri götürüyor” diyor. Basında ilk kez 2019 yılında yer alan Tanis fosil bölgesi hakkında şu ana kadar hakemli dergilerde yayımlanmış birkaç makale bulunuyor ve bilim insanları gerisinin geleceğini söylüyor.
GÜNEŞ KAPANDI, KARANLIK ÖLDÜRDÜ
Almanya’da Potsdam İklim Etki Araştırmaları Enstitüsü araştırmacıları, dünyaya çarptıktan sonra o dönemde hakim tür olan dinozorları yok eden gök taşının canlı yaşamı üzerinde nasıl bir iklimsel etki yarattığına dair 2017 yılında yeni bir model geliştirdi. Dev gök taşının dünyaya çarpmasıyla yer kabuğundan büyük miktarda tozun atmosfere yayıldığını kaydeden araştırmacılar, bu toz bulutunun uzun yıllar gezegende gün ışığını perdelediği ve içinde yoğunlaşan sülfürik asit damlalarının yeryüzünde uzun vadeli soğumaya yol açtığını belirtti.
Gök taşının yarattığı etkiyle atmosferdeki oksijen dengesinin bozulduğunu, birçok bitkinin öldüğünü ifade eden bilim adamları, ölümlerin gıda zincirindeki diğer canlıları da etkilediği, dinozorlar gibi büyük miktarda enerji harcayan, çok daha fazla oksijene ve gıdaya ihtiyaç duyan türlerin yaşamını sürdürmesinin imkansız hale geldiğini vurguladı.
SICAKLIK 26 DERECE DÜŞTÜ
“Meksika Körfezi kıyısındaki Chicxulub Kraterini meydana getiren gök taşı çarpması sonrası yaşanan soğuma, yeryüzünün tarihinde bir dönüm noktasıydı.” diyen araştırmanın başyazarı Julia Brugger, bunun dinozorların kitlesel yok oluşunda gök taşının çarpmasıyla yaşanan sıcaklık artışı ve tsunamiler gibi kısa vadeli etkilerden daha belirleyici olduğunu belirtti. Gök taşının küresel ortalama sıcaklık değerlerini 26 derece düşürdüğünü kaydeden Brugger, tropik bölgelerde bile sıcaklığın neredeyse sıfırın altına düştüğünü, bereketli ve ılıman yerlerde yaşamaya alışkın olan dinozorların yaşam koşullarının aniden ortadan kalktığını sözlerine ekledi.
Numberone.com.tr