Herkesle barıştık komşuyla küs kaldık

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayed El Nahyan’ın davetiyle resmi temaslarda bulunmak üzere Birleşik Arap Emirlikleri‘ne (BAE) giderek, iki ülke arasındaki bağları kuvvetlendirmek adına görüşmeler gerçekleştirdi. Gazeteci yazar Ertuğrul Özkök, bu görüşmeleri Number1 FM‘deki sesli köşesinde yorumladı. ‘Ertuğrul Özkök ile Günün Yorumu’ isimli köşede konuşan Özkök, “Biz bu ülkelerle, çok değil bundan 6 ay önce kanlı bıçaklıydık. Büyükelçimiz yoktu Birleşik Arap Emirlikleri’nde.” dedi.

Özkök, “Şimdi birden sihirli bir dokunuşla bu ülkelerle ilişkilerimiz en üst düzeye çıktı ve gayet iyiyiz. Şimdi buna bakıp kendi kendinize sormuyor musunuz? Yahu orası uçakla buradan 4 saat 5 saat mesafedeki yerler. Oysa bizim dibimizde bir Suriye var.” ifadelerini kullandı.

“BAKALIM NE CEVAP VERECEKSİNİZ?”

Ertuğrul Özkök köşesinde şu ifadelere yer verdi:

“Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan 74 yaşında bir vatandaşım. Bazı sabahlar kalkıyorum. Kendi kendime sorular soruyorum. Cevaplarını bulamıyorum. Mesela Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün Abu Dabi’deydi. Ondan önce de Birleşik Arap Emirlikleri’ndeydi. Biz bu ülkelerle, çok değil bundan 6 ay önce kanlı bıçaklıydık. Büyükelçimiz yoktu Birleşik Arap Emirlikleri’nde. Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri’ni, 15 Temmuz darbesinin arkasında onu destekleyen ülke olarak niteliyordu. Onu dışında Libya’da karşı karşıyaydık. Hatta Libya’daki bizim de askerimizin bulunduğu üstlerden birini Birleşik Arap Emirlikleri uçaklarının vurduğu iddia ediliyordu. Daha sonra Güney Kıbrıs’a 4 tane Birleşik Arap Emirlikleri uçağı konumlandı ve bize karşı olan koalisyon da yer aldı.

Şimdi birden sihirli bir dokunuşla bu ülkelerle ilişkilerimiz en üst düzeye çıktı ve gayet iyiyiz. Şimdi buna bakıp kendi kendinize sormuyor musunuz? Yahu orası uçakla buradan 4 saat 5 saat mesafedeki yerler. Oysa bizim dibimizde bir Suriye var. 5 milyon göçmen gelmiş oradan. Onlarla barışan bir Türkiye, niye Suriye’de Esad rejimiyle görüşüp, onunla da meselelerini çözme yolunu aşmaz. Aklınıza gelmiyor mu sizin bu soru? Ve bizim için Esad ile şu anda anlaşıp, sınırlarımızı garantiye almak, göçmen sorununu çözmek, çok daha acil, çok daha birinci derecede önemli bir mesele değil mi? Evet ben sabahları kalkıyorum, bu soruları kendi kendime soruyorum. Siz de sorun bakalım ne cevap vereceksiniz?”

Numberone.com.tr

Haber

İlginizi Çekebilir