Pantene Altın Kelebek Özel Jürisi tarafından, başarıları, yetenekleri ve duruşlarıyla gelecek vadeden oyuncular arasından seçilen “Pantene Yıldızı Parlayanlar” kategorisinin kazanan isimleri belli oldu. Bu yıl kariyerlerinde yaşadıkları dönüşüm, güçlü saçları ve yetenekleri göz önüne alınarak değerlendirilen ödülün sahipleri Ahsen Eroğlu, Cemre Baysel ve Melis Sezen oldu. Melis Sezen, ödülün kendisi için önemini Hürriyet’ten Sinem Vural’a anlattı. Sezen, “İşimle ön planda olmayı seviyorum” dedi.
İşte o röportaj…
◊ Bu yıl Pantene Yıldızı Parlayanlar’dan biri oldunuz. Geçmiş yıllarda kazananları ve onların geldiği noktaları da biliyoruz. Bu ödülün kariyerinizi nasıl etkileyeceğinizi düşünüyorsunuz?
– Pantene Altın Kelebek Ödülleri çok özel ve bu sene böyle bir çıkış yapıp ‘Yıldızı Parlayan’ ile ödüllendirildiğim için çok mutlu ve gururluyum. Bu ödülle birlikte ışıl ışıl hissediyorum kendimi, çok güzel kapılar açacağına inanıyorum. Yıldızımız hep parlasın.
◊ Haberi aldığınızda nasıl hissettiniz?
– Çok mutlu oldum ve çok gururlandım. Hemen Pantene Altın Kelebek gecesinin hayalini kurmaya başladım bile.
◊ Reklam çekimlerinde Cemre Baysel ve Ahsen Eroğlu birlikteydiniz. İlk kez mi tanıştınız?
– Evet, çekimlerde tanıştık. Çok keyifli geçti. Umarım hepimiz için uğur getirir bu ödül.
Saçıma daha fazla özen gösteriyorum
◊ Tören için hazırlıklara başladınız mı? Pantene Yıldızı Parlayanlar’dan biri olarak gecede elbet saçlarınız da çok konuşulacak. Nasıl bir saç bakım rutini uyguluyorsunuz?
Uzun zamandır çekimler nedeniyle saçım neredeyse her gün işlem görüyor. E tabii bir de artık imzam haline gelen sarı tonunu kaybetmemek için sık sık boyatmam gerekiyor.
Bu süreçte de tabii ki ister istemez saçlarım kuruyabiliyor ve yıpranıyor. Pantene Altın Kelebek’e hazırlandığımız bu dönemde Pantene ailesinin de desteğiyle saçıma daha fazla özen gösteriyorum. Bu senenin Pantene Yıldızı Parlayan’ı olarak kırmızı halıda saçlarımın gücünü göstermeye hazırlanıyorum. Evde saçlarıma iyi bakmayı ihmal etmiyorum.
Yıpranan saçlarımı onarmak için duşta şampuan sonrasında 3 Dakikada Mucize Krem’i severek kullanıyorum. Sadece 3 dakikada yıpranan saçlarımı onarıyor ve yumuşacık yapıyor.
Saçlarımı duruladıktan sonra tek kullanımda yıpranmaları onarmaya başlayan, 1 damlada 3 kat fazla onarım sağlayan Yoğun Onarıcı Yağ ile saçlarımı besliyorum ve ışıl ışıl saçlarımın gücünü göstermeye hazırlanıyorum.
Ahsen Eroğlu – Melis Sezen – Cemre Baysel
Kendimi beğendiğimde güçlü hissediyorum
◊ Bu yılın teması “Gücünü Gösterenler” olacak. Sizin gücünüzün kaynağı nedir? Kendinizi en çok hangi zamanlarda güçlü hissediyorsunuz?
– Pantene Altın Kelebek gecesini aylardır heyecanla bekliyorum. Pantene ile ilk bir araya geldiğimizden beri bu geceyi ve hazırlıkları konuşuyoruz. O gece hem kırmızı halıda hem de sahnede kendimi en güçlü halimle hissetmek çok önemli. Kendimi en güçlü bulduğum zamanlar kendimi baştan aşağı en iyi halimde hissettiğim zamanlar. Aynaya bakıp gördüğüm Melis’i ilk önce ben beğendiğimde çok güçlü hissediyorum. Bu gücü başkalarının da gördüğüne inanıyorum.
Sadece ödül gecesi gibi özel gecelerde de her gün saçlarımın en iyi halinde olması benim için çok önemli. Saçlarımın güçlü ve güzel gözükmesi güne yüksek motivasyonla başlamama ve gün içinde kendimi her an iyi hissetmeme yardımcı oluyor. Pantene Altın Kelebek gecesinde de sahneye çıkıp ödülümü alırken bu güçle kendimi her şeye hazır hissedeceğime inanıyorum.
Seyirci, benimle Derin’i sahiplendi
◊ Kanal D’De ekrana gelen “Sadakatsiz” ile büyük bir ivme yakaladınız. Bu durum size neler kazandırdı ve neler götürdü?
– Hiçbir şey götürmedi ama çok şey kazandırdı. “Sadakatsiz” benim için çok önemli bir proje ve Derin çok özel bir karakter. Kendimin dahi bilmediğim alanlara daldım Derin’le. Çok şey öğreniyorum bu yolculukta. Böyle başarılı ve duygusu çok güçlü bir işin içinde olduğum için çok mutluyum.
◊ Derin’in psikolojik yardıma ihtiyacı var. Peki, size nasıl tepkiler geliyor?
– Kesinlikle psikolojik yardıma ihtiyacı var. Çoğu insan da bunu söylüyor. Derin’in artık böylesine kendisini yıpratmasına ve ruh sağlığının bozulmasına üzülenler var. “Yapma artık bunu kızım kendine, gençsin güzelsin yeni bir hayat kur” ya da ağladığını gördüğü an “Oh olsun, beter olsun!” diyenler oluyor. Aldığım her yorumda başka mutlu oluyorum. Çünkü demek ki Derin yaşıyor ve hepimizde başka başka duygular uyandırıyor. Benimle birlikte seyircinin de Derin’i sahiplendiğini görüyorum. Bir oyuncu için mutluluk verici bir şey.
◊ Karakterin geleceğini nasıl görüyorsunuz?
– İnanın ben de kestiremiyorum ama bir insanın hayatının merkezine koyduğu şeyi değiştirmesi hiç kolay bir şey değil. Derin’in yalnızca Volkan için yaşadığını görüyoruz. En son uçurumdan arabayla uçmuş, suyun altında arabada sıkışmış, ölümle burun buruna gelmiş bir kadın Derin. Fakat yine de yaşamaya Volkan için devam etmeyi seçti.
Hayatının merkezinde Volkan vardı ve hâlâ var. Bu yüzden çok büyük bir saplantı ile karşı karşıyayız. Ama son bölümlerde de gördüğümüz gibi taktik değiştiren ama asla vazgeçmeyen bir Derin var.
Hayatta esnek olmayı öğrenmek gerek
◊ Özel hayatı didiklenmeyen nadir oyunculardansınız. Bunu dikkatinize mi bağlıyorsunuz yoksa çok yoğun çalışmanıza mı?
– Çok çalışıyorum ve çalışmakla çok mutlu oluyorum. İşimle ön planda olmayı çok seviyorum. Önceliğimi de ona göre belirliyorum.
◊ Dergi kapakları, reklam kampanyaları… Gösterilen ilginin bir beklentisi oluyor. Beklentiden yorulduğunuz oluyor mu?
– Asla. Bu benim işim. Her şeyden önce benim de kendimden beklentim var. O da elimden gelenin en iyisini yapmak. Başkasının beklentisini karşılamaya çalışmak yerine aynı doğrultuda elinizden gelenin en iyisini yapınca zaten istenilen noktada buluşuyorsunuz. Hayatta esnek olabilmeyi, yeniliklere açık olmayı öğrenmek gerekiyor.
Ne kadar esnek olursanız o kadar yapabileceklerinizin kapasitesi artar. Beklenti, kendimi daha da geliştirmem, potansiyelimi arttırmam için çok güzel fırsatlar sunuyor bana. O yüzden fiziksel olarak yorulsam dahi bu, beni çok motive ediyor. Daha da enerji doluyorum. Çok iyi geçen bir iş günüm sonrası enerjime inanamazsınız!
Numberone.com.tr