Macklemore & Ryan Lewis /Thrift Shop Feat. Wanz Lyrics [ Şarkı Sözü – Türkçe Çeviri ]
Hey Macklemore, can we go thrift shopping’
Hey Macklemore, bit pazarına gidelim mi’
What, what, what, what’
Ney, ney, ney, ney’
I’m gonna pop some cash
Biraz para harcayacağım
Only got 20 dollars in my pocket
Cebimde sadece 20 dolar var
I, I, I’m hunting, lookin’ for a come-up
Biraz araştırıp yeni şeylere bakıcam
This is fucking awesome.
Bu mükemmel birşey
Walk into the club like what up, I got a big cock
Naber der gibi klüplere gir, Kocaman şeyim var
I’m just pumped, I bought some shit from a thrift shop
Çok gazlıyım, daha yeni ucuzcudan yeni şeyler aldım
Ice in the fridge is so damn frosty,
Buzdolabındaki buz çok donuk
The people like ‘damn, that’s a cold ass honkey’
İnsanlar, lanet olsun bu çok soğuk bişiy der gibiydi
Rollin’ in hella deep, headed to the mezzanine
Derinlere indim, asma kata vardım
Dressed in all pink, except my gator shoes, those are green.
Pembeler içindeydim, ayakkabılarım dışında, onlar yeşil.
Draped in a leopard mink girls standin’ next to me
Amerikan leoparı kumaşından kızlar önümde duruyor
Probably should have washed this, it smells like R.
Muhtemelen bunları yıkamalıydım, kokusu aynı
Kelly’s sheets
Kelly’nin çarşafları gibi
Pissssssssssssss.
Çişşşşşşşşşşşşşş.
But shit, it was 99 cents.
Ama salla, sadece 99 sentdi.
If I get caught in it, washin’ it,
Eğer kullanıcaksam, yıkarım,
‘Bout to go and get some compliments passin’ off in
Gidip biraz iltifat alıyım
those moccasins
Şu kızılderili tarzı ayakkabılarla
Someone else has been walkin’ in, but me and grungie
Başkaları gelip içeri girdi, ama ben ve arkadaşım fuckin’ ‘em Onları altettik
I am stuntin and flossin and savin’ my money
Gösterişliyim, Havalıyım ve para biriktiriyorum
And I’m hella happy, that’s a bargain, bitch.
Ve çok mutluyum, pazarlık budur, fahişe..
Imma take your grandpa’s style, imma take your
Büyükbaba’nın tarzını alıcam
grandpa’s style,
Büyükbaba’nın tarzını
No, for real. Ask your grandpa, can I have his hand-me-c downs’
Yo harbiden diyorum. Büyükbabana sor, onun mallarını alabilirmiyim’
The lord’s jump suit and some house slippers,
Efendi’nin takım elbisesi ve birkaç ev terliği,
Doukie brown leather jacket that I found diggin?.
Kahverengi deri bir ceket buldum deşerek.
They had a broken keyboard, I bought a broken keyboard
Kırık bir klavyeleri vardı, bende onu satın aldım
I bought a skeet blanket, then I bought a knee board
Battaniye satın aldım, ve sonra kano satın aldım
Hello, hello, my ace man, my mello
Merhaba, merhaba, benim asıl adamım, esas adamım
John Wayne ain?t got nothing on my fringe game,
John Wayne benle bu konuda kapışamaz
Hell no!
Asla olmaz!
I can take some pro wings make ?em cool, sell those
Sağlam kanatlar alıp onları şekilli gösteririm, bunları satarım
The sneaker heads will be like
Ayakkabıların uçları şöyle olsun
?Ah, he got the Velcros?
Ah, Velcrosları var!
I?m gonna pop some cash
Biraz para harcayacağım
Only got 20 dollars in my pocket
Cebimde sadece 20 dolar var
I, I, I?m hunting, lookin? for a come-up
Biraz araştırıp yeni şeylere bakıcam
This is fucking awesome.
Bu mükemmel birşey
I?m gonna pop some cash
Biraz para harcayacağım
Only got 20 dollars in my pocket
Cebimde sadece 20 dolar var
I, I, I?m hunting, lookin? for a come-up
Biraz araştırıp yeni şeylere bakıcam
This is fucking awesome.
Bu mükemmel birşey
What you know bout rockin the wolf on your noggin
Kafandaki kurt hakkında ne biliyorsun
What you knowin about wearing a fur fox skin
Tilkiden kürk giymeden ne anlarsın
Im digging, Im digging, Im searching right through
Deşiyorum, deşiyorum, devamlı arıyorum
that luggage
Bu çanta
One mans trash, thats another mans come-up.
Bi adamın çöplüğü, başkasınınsa dönüşü
Thank your granddad, for donating that plaid button-up
Teşekkrler büyükbaba, bu gömleği bağışladığın için shirt
cause right now Im up in her skirt
Çünki şu an onun eteğinin içindeyim
Im at the Goodwill, you can find me in the attic,?
Goodwill’deyim, beni çatı katında bulabilir misin?
Im not, Im not, Im not searching in that section.
Bu tarafda arama yapmıyorum.
Your grandma, your auntie, your momma, you mammy,
Büyük annen, teyzen, annen, anne,
Ill take those flannel zebra jammies secondhand,
Bu ikinci el kaliteli zebra fanilaları alıyorum,
Ill rock that motherfucker.
Ortalığın …
The built-in onesie with the socks on that motherfucker,
Tek parça dapdar kendinden çoraplı,
I hit the party and they stopped that motherfucker.
Partiye bunlarla gittim ve hiç tutmadılar.
They be like oh! That Gucci, thats hella tight.
That Gucci, çok dar der gibiydiler.
Im like Yo! Thats 50 dollars for a t-shirt.
Ben aynen dedimki Hey! T-shirt’e 50 dolar.
Limited edition, lets do some simple addition,
Sınırlı üretim, biraz basit ekleme yapalım,
50 dollars for a t-shirt, thats just some ignorant bitch.
T-shirt için 50 dolar, sadece cahil bir or*spu.
I call that getting swindled and pimped
Ben buna dolandırılmak derim
I call that getting tricked by a business.
Ben buna aldatılarak işletilmişsin derim.
That shirts hella dope and that bliss,
Bu tshirt uyuşturucu gibi ve mutluluk budur,
I am one and six other people in this club is a hella dont.
Olay benim ve bu klüpdeki diğer 6 kişi ise boş.